Sosyal Medya

Makale

SuriyeÂ’de Neler Oluyor Kimyasala Bu Tepki Neden?

4 Nisan’da Ä°ran ve Rus destekli Esed güçlerinin Ä°dlib’in Han Åžeyhun beldesine yönelik “Kimyasal” saldırısından 3 gün sonra ABD, rejimin Åžaryat hava üssünü bombaladı.  

Bombalamalara alışık Suriye’de bu bombalamayı farklı kılan, ABD’nin Suriye’de rejime ait bir askeri noktayı ilk defa vurmuÅŸ olmasıydı.

Rus ve İran yetkilileri, bu kimyasal saldırıyı inkâr etseler de kendileri ve muhibleri dışında pek inanan olmadı.

Kafaya takılan birçok soru var:

İran/Rusya/Esed üçlüsü son günlerde niçin saldırılarını artırdılar?

7 yıldır süren savaÅŸ Esed’i mali olarak bitirdi zaten. Aynı ÅŸekilde baÅŸta Ä°ran sonra Rusya’ya da ağır bir mali külfet getirdi/getirmeye devam ediyor.

Savaşın uzadığı her saat bu üçlüyü ekonomik olarak çökertmeye devam ediyor. Bu yüzden bu yaz muhalifleri bitirmek/sindirmek derdindeler. Bunun için de kimyasal dâhil her yolu deneyerek savaşı bu yaz bitirmek istiyorlar.

Niçin Kimyasal Silah?

a) Maliyeti ucuz.

b) Havanın ulaştığı her yere ulaşıp hedefi etkiliyor. Oysaki bombalar ve mermiler sığınakları, duvarları, siperleri pek fazla aşamıyor.

c)Hedef kitle üstünde psikolojik tesiri çok fazla; insanlar kendini daha güvensiz hissediyor, özellikle aileleri ve çocukları için daha fazla endişe ediyorlar. Fiziki tesiri yanında sağ kalanlar üzerinde psikolojik tahribatı çok yüksek.

Yukarıdaki avantajlara ek olarak geçen hafta ABD’nin “Esad’ın gitmesi birincil önceliÄŸimiz deÄŸildir” demesi ayrı bir cesaret oldu.

Batı dünyasının “Kimyasal Silaha” olan hassasiyeti nedendir?

Suriye’de 7 yıldır süren savaÅŸta her gün içinde kadın ve çocukların da olduÄŸu onlarca/yüzlerce ölüm vakası yaÅŸandı. Varil bombalarına, misket, fosfor ve napalm bombalarına, türlü iÅŸkencelere kör kalan Batı dünyası söz konusu “Kimyasal Silahlarla” ölümler olunca ayaÄŸa kalktı (kısmen de olsa ülkemiz de buna dâhil).

Aslında egemen güçler öyle istediği için bu tepki oluşuyor. Malum, bizde ve Batı dünyasında kitleler medya ile yönlendiriyor.

Egemen güçler aynı zamanda dünya silah üreticileri olup kimyasal silahların kullanımını istemiyorlar. Bu istememe insani bir endişe olmayıp tamamen ticari ve güvenlik endişesi nedeniyledir.

Kimyasal silah kullanımı serbest olup yaygınlaştığında kendilerinden kimse silah/bomba satın alma gereği duymayacak. Çünkü kimyasal silahları her ülke kendi imkânlarıyla çok ucuza üretmesi mümkün.

Ayrıca Batı dünyası, savunmasını “Konvansiyonel Silahlara” göre kurmuÅŸ. Kimyasal silahlara karşı daha savunmasızlar. Bu tip silahların kendilerine karşı kullanılma ihtimalinden dolayı piyasada Kimyasal Silah varlığından hiç hoÅŸnut deÄŸiller.

Aynı ÅŸekilde Yahudi Egemen Güçler, Ä°srail’in burnu dibindeki Suriye’de Kimyasal Silahların her an Ä°srail’e yönelmesi endiÅŸesi yaşıyorlar.

Yoksa ne ölen çocuklar ne de vahşetler Batının umurunda değil. Batıda tepkileri ölüme/cinayete değil, cinayetin şeklinedir.

ABD niçin vurdu?

Trump, her ne kadar Kimyasal Silah kullanımından dolayı Suriye’yi vurduklarını söylese de öyle olmadığını hepimiz biliyoruz.

Ä°ran/Rusya/Esed üçlüsü güçlü bir taarruz baÅŸlattı. Muhtemelen Ä°dlib’teki direnişçileri Türkiye sınırına püskürteceklerdi.

Oysa ABD, İsrail ve Batılı müttefikleriyle beraber ilk günden beri 3 parçaya bölünmüş (Kürt/Arap/Nusayri), birbiriyle çatışan ama hiçbir tarafın galip gelemediği bir Suriye istiyorlar. Taraflardan herhangi birinin tek başına güç/galip olmasını istemiyorlar.

Dengeyi saÄŸlamak adına, kim güçlenirse hemen kafasına indiriyorlar. Bugün Esed’i vururlar yarın güçlenirse Muhalifleri (hatta Kürtleri bile) vururlar. Ä°srail’in güvenliÄŸi için bunu ÅŸart görüyorlar.

ABD ve Rusya Suriye’de çatışırlar mı?

Tüm içtenliÄŸimle inÅŸallah diyorum ama maalesef “it iti ısırmıyor”. EÄŸer taraflardan herhangi biri bir diÄŸerini vurursa 3. Dünya Savaşı otomatikman baÅŸlar.

Askeri üste Rus ve İranlı askerler olmasına rağmen tek birinin bile burnunun kanamaması ve ABD füzelerine yönelik Rusların hava savunma sisteminin devreye girmemesi tarafların bir şekilde anlaşmalı olduklarını gösteriyor.

Tabii ki kamuoyu nezdinde tehditler ve yaptırımları konuşacaklar ama kapalı kapılar ardında ahlaksızlıklarına da bir kural koyacaklardır.

Sonuç; Suriyeliler ve bizler daha uzun süre acı çekeceğiz gibi gözüküyor (inşallah yanılırım).

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.